YKS’de son düzlüğe girildi. Aileler de öğrenciler de heyecanlı. Uzmanlar son günlerde öğrenilenleri tekrar etmenin önemine değinirken, adayların heyecanlanmasının normal olduğunu unutmamaları gerektiğini söyledi.
Yaklaşık olarak 2 buçuk milyon kişinin katılacağı, Yükseköğretim Kurumları Sınavı’na (YKS) 8 gün kaldı. Birçok öğrenci ve velinin kafasında sınava dair sorular beliriyorken, uzmanlar sınav sonuçlarının, aileleri onlara olan sevgisini değiştirmeyeceğini söylüyor.
Eğitim uzmanı Salim Ünsal, sınava girecek öğrencilerin kalan son günleri tekrar soru çözümü ve deneme sınavlarıyla devam ettirmesinin faydalı olacağını aktardı. Ders çalışmanın dışında başka etkinliklere de zaman ayrılması gerektiğini vurgulayan Ünsal, ‘’Bunlar dinlenme, beslenme, sportif faaliyetler ve sosyal yaşam… Bu süreci rutin yaşamı bozmadan yürütmek gerekir. Bu anlamda bir alışkanlık oluşturmalı. Öğrencilerin sınav saatinde uyanacak biyolojik yeterliliği sağlaması lazım’’ dedi.
Türkiye’de sınav denince akla ilk gelenin üniversite sınavı olduğunu söyleyen Ünsal, ‘’Katılımın yüksek olması öğrenciler üzerinde bir baskı oluşturuyor. Ancak Türkiye ortalamalarını değerlendirdiğimizde kitlenin kuru bir kalabalık olduğu da ortaya çıkıyor. Öğrencilerin sınava girecek her adayı dereceye girecek öğrenci gibi görmemesi lazım. O açıdan sınava yaklaşması lazım’’ ifadelerini kullandı.
ÇOCUKLARINIZI YARA BANDI GİBİ KULLANMAYIN
Olumsuz düşüncelerin olumsuzlukları beraberinde getireceğini aktaran Ünsal, ‘’Benim tavsiyem mümkün mertebe sınavın zorluklarıyla ilgili endişeye kapılmasınlar. Sınava giren öğrencilerin yaklaşık 1 buçuk milyonu bir bölüme yerleşiyor. Bu ülkede üniversiteyi kazanmak zor değil. Üniversiteyi kazandıktan sonra okul ve iş yaşamına gidiş eskisine nazaran daha zor’’ dedi.
Ebeveynlerin çocuklar üzerinde baskı kurmamaları gerektiğini açıklayan Ünsal, ‘’Kendi başaramadıklarını çocuklarının başarmasını üzerine kurmak büyük bir haksızlıktır. Çünkü onların da ayrı bir dünyaları, becerileri ve yetenekleri var. Aileler çocukları kendi yara bantları gibi kullanmamaları ve onların gelecekle ilgili yaşamlarına çok müdahale etmemeleri gerekir’’ diye konuştu.
Eğitimci Yazar Pervin Kaplan ise ‘’Sınavın son günlerinde ders çalışmayı bırakmaları konusunda belirleyici olacak öğrencinin kendisidir. Eğer kendisini iyi hissettirecekse son gün bile test çözebilir, hatırlatma notlarının üzerinden geçebilir. Ama bunun anlamı yeni konu öğrenmek değil, hatırlamak olmalıdır’’ dedi. Sınav sürelerine uygun TYT ve AYT denemelerini tekrarlanmasının gerektiğini ekleyen Kaplan, ‘’Masadan kalkmadan, mola vermeden, tuvalete gitmeden gerçek sınav süresine göre deneme çözsünler. Denemelerde turlama tekniğini de kullanmaya başlamalılar. Özellikle tarih, coğrafya, felsefe ve din derslerinde kavram bilgisi eksikse hata yapılır’’ diye konuştu.
‘SINAV ZORSA HERKESE ZOR’
İstinye Üniversitesi Genel Sekreteri ve eğitim uzmanı Burak Kılanç ise ‘’ Sınava girecek kişilerin gerçekçi davranması gerektiğini aktararak ’Sorular zorsa herkese zor, kolaysa kolay. Adaylar sınav bittiğinde Türkiye ortalamasını bilmeden ne üzülsünler ne de sevinsinler. Özellikle sınavın kötü geçtiğini zannedip cumartesi gecesini kendisine ve ailesine zehir etmemeliler’’ diye konuştu.
***
SON GÜNLERDE NE YAPMALI?
Uzmanlara göre sınava girecek öğrenciler şunlara dikkat etmeli:
• Hatırlama ve tekrar konusunda çalışmalar yapılabilir.
• Eksikler gözden geçirilmeli.
• Rutin yaşamı bozmadan dinlenme, beslenme, sportif faaliyetler ve sosyal yaşama yeterince zaman ayırılmalı.
• Yorucu ve ağır gıdalardan uzak durulmalı.
• Olumsuz düşüncelere yer verilmemeli.
• Heyecan kontrol altına alınmalı, mümkün olduğunca rahat olunması lazım.
• Sınav sırasında birtakım derslerin baştan zor olduğunu kabul ederek hiç okumamak.
• Küçük dikkatsizliklere izin verilmemeli.
• Zamanlama konusundaki hatalara dikkat edilmeli.
• Kodlamanın doğru yapıldığına dikkat edilmeli.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.