Gerçeğe ulaşmanın önündeki en büyük engel tabulardır. Tabular üzerinde düşünülmez, doğruluğu kayıtsız şartsız kabul edilir. Tabular yıkılmadan da gerçeğe ulaşılamaz. Örneğin; Kuran Allah kelamı kabul edilir. Bunun gerçek olup olmadığını araştırmak tabudur.
Evrenin yaratılışını ve evrendeki muhteşemliği, aklını kullanarak, biraz olsun düşünebilen herkes, bunun bir tesadüf sonucu oluşabileceğine değil, bunun bir yaratıcısı, bir tasarımcısı, olduğuna inanır. Evreni yaratan ve koyduğu kurallarla evreni yöneten Tanrıdır. Tanrının koyduğu kuralları bulup çıkarmak ve açıklamak ise bilimin işidir. Bilimsel olarak doğruluğu kanıtlanmış her şey Tanrının koyduğu kuraldır. Suyun sıfır derecede donması ve donarken hacminin genişleme kuralını Tanrı koymuştur. Bilim bunu bulmuştur. Onun için bilim Tanrıya giden yoldur. Bilgisi olmayanın gerçek anlamda Tanrıya imanı da olmaz. Tanrının sözü, doğruluğu bilimsel olarak kanıtlanmış bir olguyu ret etmez. Bu Tanrının koyduğu kuralları inkar etmiş olması demektir ki, böyle bir şey düşünülemez. Tanrı sözünün, doğruluğu bilimsel olarak kanıtlanmış olan şeyleri teyit eder mahiyette olması gerekir. Çünkü bilim Tanrının koyduğu kuralları bulup çıkarmak ve açıklamak işidir. Bilimin onaylamadığı söz Tanrı sözü olamaz.
Kuranda Nahl Suresi 66. Ayet "Hayvanlarda da sizin için kesin bir ibret vardır. Siz onların karınlarından, fışkı ile kan arasından halis bir süt içiyorsunuz ki, içenlerin boğazlarından kayar gider."der.
Sütün hayvanların memelerinde oluştuğu bilimsel bir gerçekken Tanrının sütün "fışkı ile kan arasından" oluştuğunu söylemesi mümkün müdür? Sütün hayvanın memelerinde oluşması, Tanrının koyduğu kuraldır. Bilim bunu bulup açıklamıştır. Tanrı kendi koyduğu kuralı tanımayan sözü söyler mi? Tanrıya inanan bu sözün Tanrı sözü olduğuna inanmaz.
Kuranda Tarık Suresi 5. Ayet " İnsan neden yaratılmış olduğuna bir baksın." 6. Ayet "Fırlayan bir suyun bir parçacığından yaratıldı o." 7. Ayet "Bel ile kaburgalar arasından çıkar o su."der.
Bilim insanın oluştuğu suyun erkeklerin testislerinde meydana geldiğini kanıtlamıştır. Bu kuralı Tanrı koymuştur. Bilim bu kuralı bulmuş ve açıklamıştır. Bu sözlerin Tanrı sözü olduğunu kabul etmek, Tanrının koyduğu kuralları tanımaması anlamına gelir ki, bu mümkün değildir. Kuranda buna benzer başka ifadelerde vardır.
İstediği her şeyi istediği anda yapma gücüne sahip olan Tanrının beddua etmesi söz konusu olabilir mi? Kuranın Tebbet Suresi 1. Ayet "Eli kurusun Ebu Leheb'in; zaten kurudu ya!" der. Beddua; kendin yapamadığın bir kötülüğü kendinden daha güçlü birisinin yapmasını istemektir. Tanrıdan daha güçlü bir varlık mı var ki, Tanrı ondan Ebu Leheb'in elini kurutmasını istesin? Ayrıca Kuranda, sınırsız egemenlik ve bilgi sahibi olan Tanrıyı aciz gösteren ve lanet okuduğu ayetler vardır.
Bu değerlendirmeler ışığında Kuranın Tanrı sözü olmadığını söylemek pekte yanlış olmayacaktır. 15.Ağustos.2021
Çınarlı
Emin Varol
