Siz, kimin devletini yıkıyorsunuz?

Hergünlü/Mali Müşavir

  Cumhurbaşkanı’nın Başdanışmanı Mehmet Uçum sosyal medyada “Sessiz değil halkımız gümbür gümbür bir devrim yapıyor farkında mısınız? Halk kendi Devletini kurmak için adım atıyor, 16 Nisan Kutlu Olsun” dedi. Diğer başdanışman Şükrü Karatepe’ de –ki Türk halkı onu yakından tanır- Başkanlık sisteminin referandumda kabul edilmesiyle birlikte, Türkiye’nin eyalet sistemiyle yönetileceğini söyleyerek şöyle dedi; “Anayasa değişikliği ile yürütmede tek başlılık sağlandıktan sonra, şehirlerin tamamında bütün şehir uygulamasına geçilerek yönetimde de tek başlılık sağlanmalıdır. Sonraki aşamada ise, şehir yönetimlerine yeni hükümet sistemine uyumlu bir kimlik kazandırılması yönündeki düzenlemeler yapılmalıdır.” Şükrü Karatepe örnek olarak da Çin’i göstermiş.  (Daha önce de Güney Afrika modelini göstermişlerdi.) Bu açıklamalardan önce İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş,  “İstanbul kendi kendini yönetsin, başka müdahaleler olmasın, kendi kararını kendi versin. Bu yanlış mı? Doğru. Böyle tek elden yürüsün” demişti. Öncesinde ise AKP Bursa Milletvekili İsmail Aydın, Anayasa değişikliği görüşmelerinde “İleride ilk dört madde de değiştirilebilir” demişti. Son olarak Bekir Bozdağ ise, “Türk halkının 16 Nisan’da sandıkta vereceği ‘Evet’ oylarıyla asırlık bir tartışmaya son noktayı koyacağına yürekten inanıyorum” dedi. Her ne kadar Cumhurbaşkanı, “1923’ de ilan ettiğimiz Cumhuriyet’i ilelebet koruyacağız” dese de; danışmanlarının ve bakanlarının konuşmaları kafalar da şu soruları doğuruyor; Yıkmak istediğiniz Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ midir? “Asırlık tartışma” dediğiniz Cumhuriyet yönetimi midir? Türk milletinin bilmediği bir ajandanız mı vardır? Cumhuriyet’in yerine başkanlık sistemini getirerek Türkiye’nin eyaletlere bölünmesi mi planlanıyor? ‘Hedef 2023’ dediğiniz Cumhuriyet rejimini yıkıp, yerine başka bir sistem getirmek midir? ** Halk, bu hezeyanlara 16 Nisan’ da ‘HAYIR’ diyerek gereken cevabı verecektir. 16 Nisan kutlu olacaktır elbet ama sizin beklediğiniz mana da değil…   Tülay Hergünlü İstanbul, 12 Nisan 2017