İnsan şeklindeki mikrop bir yaratık, Yeni Zelanda'nın Christchurch şehrinde, iki camide, Cuma Namazı kılan, 50 Müslüman'ı hunharca katletti. Bu vahşeti bütün dünya telin etti. Gerek Museviler ve gerekse Hıristiyanlar, yaptıkları etkinliklerle ve söyledikleriyle Müslümanların acılarını paylaştılar. İslam olduğunu iddia eden teröristlerin kiliselerde yapmış oldukları katliamlar karşısında, Müslümanların aynı tepkiyi gösterdiğine şahit olmadık. Bu menfur cinayetleri gerçekleştiren manyak, yayınladığı manifestoda " Türklerin Boğazın doğu yakasında yaşamaları gerektiğini, batı yakasına geçmeleri halinde öldürüleceklerini, Ayasofya'nın minarelerden kurtarılarak, İstanbul'un tekrar bir Hıristiyan şehri yapılacağını" yazıyordu. Bunları normal değil anormal biri bile yazmaz. Manyağın bu ifadelerini, maalesef bizim bazı siyasiler muhatap kabul etmek gibi bir garabet sergilediler. Bu acı olayı kullanarak siyasi rant elde etmek gibi bir seviyesizlik gösterdiler. MHP Genel Başkanı İzmir mitinginde "Hiç kimse beka sorunu yok demesin. Yeni Zelanda'da bir cani tarafından sıkılan kurşunlar hepimize isabet etmiştir. Şimdi anlaşıldı mı beka niye önemli? Şimdi oturdu mu beka seçimi? Çanakkale'de yendiklerimiz, İzmir'e kadar kovaladıklarımız tekrar karşımızdalar. Bu şerefsizin silahında "Türk yiyici" gözlerden kaçmamıştır. Bu Haçlı kalıntısı Ayasofya'nın minarelerden kurtarılacağını, İstanbul'un bir Hıristiyan kenti olacağını şerefsizce iddia etmiş. Ey Haçlılar buradayız. Ey Haçlılar bekliyoruz sizi hadi gelin de kanınızda boğulun" dedi. Bir manyağı, Çanakkale'de yendiklerimizin ve İzmir'de kovaladıklarımızın temsilcisi kabul etmek gibi bir aymazlık olabilir mi? Bu ifadelerin ülke yararına katkı sağlayacak hiçbir yanı bulunmadığı gibi, dış politikaya da olumlu bir etkisi yoktur. Bu nasıl bir milliyetçiliktir, anlamak mümkün değil. Başkan RTE 18 Mart Çanakkale Deniz Zaferi kutlamalarında " Türkiye'nin sabrını ve kararlılığını aradan geçen bir asra rağmen sınamaya devam ediyorlar. Ülkemizden 16 bin 500 kilometre uzaklıkta, Yeni Zelanda'da verdikleri mesajlarla bizi sınıyorlar. Mesajları aldık, niyetinizi anladık. Kininizin canlı olduğunu anladık.. Biz buradayız, Çanakkale'deyiz. Dedeleriniz geldi, kimi ayaklarının üzerinde kimi tabutla geri döndü. Aynı niyetle gelecekseniz bekleriz. Sizi de dedeleriniz gibi uğurlayacağız. Kıyamete kadar burada olacağız. İstanbul'u Konstantinapol yapamayacaksınız" dedi. Bir devlet başkanının Hıristiyan dünyayı bir manyağın şahsında değerlendirmesinin kabul edilebilecek hiçbir yanı yoktur. Bunu devlet başkanlığı konumuna gelmiş bir siyasetçi değil, sıradan düzeysiz bir kasaba politikacısı bile yapmaz. Bu manyak yaratığın istediği Müslüman dünya ile Hıristiyan dünyayı karşı karşıya getirmektir. Bizim siyasilerin konuşmaları da, tam bu isteğe katkı sağlayacak niteliktedir. Bu konuşmalar teröre yardım ve yataklık suçu içermektedir. 31 Mart Yerel seçimleri bu aymazlara ders vermek için bir fırsattır. İnşallah bu millet bu fırsatı iyi değerlendirir. 18.Mart.2019 Pendik Emin Varol