15 Temmuz'da atlattığımız badirenin büyüklüğü her geçen gün daha iyi anlaşılmaktadır. 27. Genelkurmay Başkanının Meclis Darbe Komisyonu'na verdiği bilgiler dudak uçuklatacak boyutta. Sayın Işık Koşaner, özetle, şöyle diyor; " Orası arşiv değil. Ama hakim arama konusunda ısrarlı. Başbakan'a da, yetkililere de oralara girilirse çıkacak olanı anlattım. Oradakilerin ne olduğu milli güvenlikten kastınıza bağlı. Bazı personel isimleri sonradan çıktı, çıkmaması lazımdı. Basına yansımadı ama mahsurlu oldu. Memleketin bir bölümü işgal edilirse, kalıp görev yapacak kişilerin listesiydi. Milli güvenliği riske sokacak bilgi. Onun için önemli." İstifa gerekçesini sayın Koşaner kısaca şöyle açıklıyor; "Bu davaların (kumpas) bir planın parçası olduğu ayan beyan anlaşılmaktaydı. Örgütün hedefi, TSK kadrolarını boşaltmak, yıllardır başarılı bir şekilde sızdırdıklarını buralara yerleştirmekti. Bu duruma ortak olmamak için ayrıldım." Fettullah Gülen denen yobazın CIA uşağı olduğu çok açık. Bugün ABD tarafından himaye edilmesinin nedeni de bu. Yeni dünya düzeninde ABD lider olmanın peşinde. Adı geçen yobazda bu yolda ABD'nin hizmetinde olanlardan biri. Emperyalistler İslam Dünyası üzerindeki emellerini gerçekleştirmek için daima din adamlarını kullanmışlardır. Tarih bunun örnekleriyle doludur. Fettullah din adamı değil de bir fikir adamı olsaydı, ne CIA uşağı olurdu, nede bu kadar yandaşı olurdu. Büyük Ortadoğu Projesi de ABD'nin dünya egemenliği için hazırlanmış bir proje. RTE de bu projenin eş başkanı olduğunu defalarca ilan etti. Bu açıdan bir paralellik söz konusu. FETÖ mensupları, Bülent Arınç'a suikast, kumpası kurup kozmik odaya girerken, RTE, bütün uyarılara rağmen, kılını kıpırdatmıyor. Hakan Fidanın savcılıya ifade vermesini, 24 saatte yasa çıkararak engelleyenlerin bu olay karşısında tepkisiz kalmasını nasıl anlayacağız? Kozmik odadaki bilgiler, yurdun savunmasıyla alakalı gizli bilgiler, bu bilgilerin CIA ya sızdırılmadığının güvencesi var mı? Adana'da MİT'e ait olduğu iddia edilen TIR'ları haber yapan gazeteciler "vatana ihanet" suçlamasıyla hakim önüne çıkarıldılar. Kozmik odayı arayanları ve bu aramaya, bütün uyarılara rağmen engel olmayanları, aynı suçlamayla, yarın hakim karşına çıkarmak haksızlık olmayacaktır. Ordunun görevi vatanı içten dıştan gelecek tehlikelere karşı savunmaktır. Orduyu etkisizleştirmeye çalışmak, vatanı savunmayı zora sokmak demektir. Bu da vatana ihanet suçunu oluşturur. Kumpas davalarıyla ordu itibarsızlaştırılmaya ve etkisizleştirilmeye çalışılmış, dolaysıyla vatana ihanet suçu işlenmiştir. 2009'da Kozmik odadaki aramadan sonra 2013'de Genelkurmay Seferberlik Tetkik Kurulu kapatılmış, memleketin bir işgalle karşılaşması durumunda bir başıboşluğun doğmasına zemin hazırlanmıştır. Yobazın güdümünde olan bir örgütün, darbe yapmaya kalkışması devletin zafiyetinin bir göstergesidir. Eğer bu örgüt iktidar tarafından himaye görmeseydi bu konuma gelmesi olası değildi. Çünkü bu devlet o kadar zayıf, baraka bir devlet değildir. FETÖ vatana ihanet gibi ağır suç işleyen bir suç örgütüdür. AKP iktidarının bu örgüte yardım ve yataklık yaptığını, RTE " ne istediler de vermedik" diyerek, açık bir şekilde itiraf etmiştir. FETÖ ve AKP suç ortağıdır. Bu milletin bunun hesabını önce sandıkta, sonrada hukuk kuralları içinde yargıda sorması gerekir. 27.Ekim.2016 Pendik Emin Varol