CHP İstanbul İl Başkanı Özgür Çelik, "İstanbul’un 39 ilçesinde 30 bin sandığı 100 bin kişiyle savunacağız" dedi. CHP Genel Başkanı Özgür Özel, "Bu ülkeye sosyal devlet anlayışını ve sosyal belediyeciliği getiren partiyiz" ifadelerini kullandı. Ekrem İmamoğlu ise her türlü engellemelere rağmen büyük işler başardıklarını kaydederek, "31 Mart 2024'te İstanbul'u yeniden kazanacağız" diye konuştu.
İstanbul Haliç Kongre Merkezi'nde düzenlenen lansmana CHP Genel Başkanı Özgür Özel de katıldı.
Çok sayıda partilinin de katıldığı lansmanda CHP İstanbul İl Başkanı Özgür Çelik, CHP Genel Başkanı Özgür Özel ve İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu açıklamalarda bulundu.
ÖZGÜR ÇELİK: ''BURADA CEZALANDIRILAN CHP DEĞİL, İMAMOĞLU DEĞİL, İSTANBULLULARDIR''
Lansmanda açılış konuşmasının CHP İstanbul İl Başkanı Özgür Çelik yaptı.
Özgür Çelik, açıklamasında, "İstanbul 2019’dan beri katılımcı, adil bir yönetim tarafından yönetiliyor. Ekrem İmamoğlu yönetiminde önemli başarılar elde etti. Bu başarılar büyük engellemelere maruz kaldı. Hizmetleri engellemeye çalışanlara sesleniyorum. Burada cezalandırmaya çalıştığınız CHP değil, Ekrem İmamoğlu değil, İstanbullulardır ve İstanbullular bunu görüyor" ifadelerini kullandı.
"Güzel yürekli ülkemizin güzel insanları bu tabloyu hak etmiyor" diyen Çelik, şunları kaydetti: "Bu yüzden tarihi bir seçim. 2028’e giderken halkımıza umut olacağız. Biz bu ülkenin çimentosuyuz. CHP, 'Yurtta barış” diyen, “Dünya’da barış' diyen Gazi Mustafa Kemal’in partisidir."
Çelik, şunları söyledi: "Genel Başkanımız Özgür Özel öncülüğünde halkın gönlüne sevgi tohumları ekeceğiz. İstanbul’un 39 ilçesinde 30 bin sandığı 100 bin kişiyle savunacağız. İstanbul’u yeniden kazanacağız. Bunu İstanbul İttifakı’yla başaracağız. Mutlaka kazanacağız, mutlaka kazanacağız, mutlaka kazanacağız!"
ÖZGÜR ÖZEL: ''BİRİLERİ GELMİŞ DEVLETİN ÇİVİSİNİ ÇIKARMAYA ÇALIŞIYORLAR''
Özgür Çelik'in ardından kürsüye CHP Genel Başkanı Özgür Özel çıktı.
Özgür Özel sözlerine "Napolyon’un 'bana dünyayı verseniz onu başkent yaparım' dediği şehirde, Fatih Sultan Mehmet’in çağ açıp çağ kapattığı şehirde, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün bu ülkenin ziğneti dediği şehirde beş yıldır hizmet veren Ekrem İmamoğlu’nun yeniden beş yıl hizmet vermesi için bir aradayız" diyerek başladı.
Özel, şunları söyledi: "Burada iki büyük ailenin temsilcileri var. Birisi Cumhuriyet Halk Partisi ailesidir, diğeri İstanbul Büyükşehir Belediyesi’dir. Bu iki ailenin ortak bir çocuğu var: Tayfun Kahraman. Burada Tayfun Kahraman nezdinde, Can Atalay’ı, Osman Kavala’yı, Çiğdem Mater’i selamlamak isterim."
'Yargı krizi'ne değinen Özgür Özel, "Anayasa’nın 153’üncü maddesi Anayasa Mahkemesi’nin kararını bağlayıcı olduğunu söylerken birisinin talimatıyla beş kişi Anayasa’nın o sayfasını yırttı attı. Bu, başka birisinin Anayasa’nın 75’inci maddesini yok saymasını kabul etmek olur. Başka birisi gelir Anayasa’nın 101’inci maddesini atar. O, Cumhurbaşkanı’nın olmaması demektir. Yani birileri gelmiş devletin çivisini çıkarmaya çalışmaktadır" diye konuştu.
Özel, şöyle devam etti: "Bu, o her şeyi bilen, her şeye karar veren, ‘Bütün yetki bende’ diyen birisinin kişisel kini yüzünden olmaktadır. Onun derdi, Gezi davasıdır; Gezi İstanbul’un, hepimizin, Türkiye’nin onurudur; ama o birisinin kinidir, kan davasıdır."
14 Ocak'ta yapılacak miting için çağrı yapan Özel, "İşte bu iki yüzlülüğe artık yeter diyoruz. Bu yalana, bu kibre, bu iki yüzlülüğe yeter. Artık, biz hep beraber, bu güzel ülkenin başta kurucu değerlerine, kurucu kadrolarına, Cumhuriyetin temel niteliklerine, laikliğine, anayasaya, gençlerimize, kentlerimize ve geleceğimize hep birlikte sahip çıkıyoruz. Hepinizi, 14 Ocak günü saat 13.00’te Atamızın da ebedi istirahatgahının olduğu Ankara’mızda; Cumhuriyet’e ve anayasaya sahip çıkmaya, mitingimize davet ediyorum" diye konuştu.
Suudi Arabistan'daki Süper Kupa krizine değinen Özgür Özel, şunları söyledi:
"Şimdi diyorlar ki 'bunlar bize darbe yapmaya' çalıştılar. Mahkeme salsa da salmam diyor. Her şeye ben karar veririm diyor. Ama İstanbul’un iki güzide takımı 100’üncü yılın son derbisini oynayacak. Alıp onları Riyad’a götürüyorlar. Sanki bilmezmiş gibi onlar gelince Anıtkabir’e gitmiyorlar. Sanki bilmezmiş gibi senin bir adım önüne gelip ‘Merhaba asker’ diye Türkçe selamlamaktan yani Türkçe’yi saygıyla ağzına almaktan imtina eden birinin ne yapacağını bilmezmiş gibi İstanbul’un, İzmir’in Türkiye’nin hak ettiği son derbiyi götürüyor ve orada Gazi Mustafa Kemal’i utanmadan pazarlık konusu yapmaya niyetleniyorlar sonra biz çıkıp her şeyden sen sorumlusun da bu konuda neden sorumlu değilsin diye sorduğumuzda açıklama yaptırıyorlar cumhurbaşkanımızın bu konuda bir dahli yok, bunu kulüplere sorduk biz yaptık diye.
Dahlin yoksa Gezi’den de elini çek, dahlin yoksa bu milletin evlatlarından elini çek. Yok her şeyi sen biliyorsan o maçı da oraya sen götürdün, o Suudi Arabistanlıların "İstiklal Marşı’nı okutmayız" diyecek hadsizliğin sorumlusu da sensin Recep Tayyip Erdoğan."
Özel, şunları ifade etti: "Biz bu ülkeye önce bağımsızlığı getiren partiyiz. Sonra bu ülkeye çok partili rejimi, parlamenter rejimi getiren partiyiz. Sonra bu ülkeye sosyal devlet anlayışını ve sosyal belediyeciliği getiren partiyiz."
"Erdoğan, bir kez daha ertelemezse bir iki güne kadar adayını açıklayacak. Biz açıklayacağı isimle meşgul değiliz. Biz, isimlere karşı da değiliz" diyen Özgür Özel, son olarak şunları ifade etti:
"Bizim karşı olduğumuz şey, bir şehrin iradesini aşıp; o şehrin bir kişinin iradesi ile, o şehre hizmet etmek varken, dışarıda söz verdiği yabancı devlet adamlarına şeyhlere emirlere o şehrin varlıklarının peşkeş çekilmesidir. Bizim karşı olduğumuz şey; Fatih Sultan Mehmet’ten emanet, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ten emanet bugüne kadar hangi siyasi partiden olursa olsun; CHP’li, Demokrat Partili, Adalet Partili, Saadet Partili, ANAP’lı, Doğru Yollu… Hangi partiden olursa olsun, İstanbul’a hizmet eden belediye başkanlarımızdan emanet güzel bir şehrin; İstanbullunun iradesi ile değil bir tek adamın iradesiyle, 16 milyon için değil belli bir zümre için yönetilmesine itiraz ediyoruz. Ne yaparsa yapsınlar, kimi getirirse getirsinler, hiçbir adaydan çekincemiz yok, İstanbul’u İstanbullular için bir beş yıl daha, İstanbulluların yüksek teveccühleriyle yönetecek olan Ekrem İmamoğlu’nu hepinizin huzurunda buraya davet ediyorum."
İMAMOĞLU: ''HİZMET ÜRETTİK TECRÜBE KAZANDIK İSTANBUL'U YENİDEN KAZANACAĞIZ"
CHP Genel Başkanı Özgür Özel'in ardından sahneye İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu çıktı.
Ekrem İmamoğlu, "Her türlü engele rağmen az zamanda çok ve büyük işler başardık. Bunca engele rağmen başardıklarımız bize güven ve cesaret veriyor. Bir kez daha İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı adaylığı için karşınızdayım" dedi.
"İstanbul olarak hep birlikte başarmaya devam edeceğiz" diyen İmamoğlu, "31 Mart 2024'te İstanbul'u yeniden kazanacağız. Hizmet ürettik, tecrübe kazandık. Artık küçüldükçe küçüldü o engelleme refleksleri. Toza dönüştü, görmüyoruz onları artık. Başarıya nasıl ulaşacağımızı artık çok daha iyi biliyoruz. Önümüze çıkarılan zorlukları aşa aşa ustalaştık. İstanbul başardı" ifadelerini kullandı.
İmamoğlu, şunları vurguladı: "Artık İstanbul senin. O, ‘İstanbul benim’ diyen tek kişiden kurtuldu. İstanbul 16 milyonun, İstanbul herkesin."
"Enflasyon, döviz kurları ve işsizlik aldı başını gitti. Gittikçe fakirleştik" diyen İmamoğlu, "Satın alma gücümüz düştü. İBB olarak bu süreçte gerçekten fakirleştik. İhaleler iptal edildi. Her yürüttüğümüz projenin maliyeti artarken, israfı bitirmemiz çok önemliydi. Bir avuç insana değil, milletin hizmetine akıtılan bir bütçe yönettik, israfı sona erdirdik" ifadelerini kullandı.
İmamoğlu, şunları kaydetti: "Bizim devraldığımız belediyede metro projeleri tamamen stop etmişti. Bazıları bir buçuk yıldır duruyordu. Bazıları 2016, 2017’de ihale edilmesine rağmen hiç başlanmamış haldeydi. İştirak şirketleri vergi borcuna batırılmış ve ihale yasaklısıydı. Bugün o parlak isimleriyle tekrar Türkiye’nin markası haline gelen iştiraklerimiz ne yazık ki İBB’nin bile ihalesine giremiyordu. Kasasında sadece 6 milyon lira bırakılmış bir belediyeydi. 6 milyon lira ne demek biliyor musunuz 2019’da? İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin bir saatlik bile gideri değildi.
''BİZ 6 MAYIS'TA ÇIKARTTIĞIMIZ O CEKETİ HİÇ GİYMEDİK''
Ceketini çıkarıp kollarını da sıvayan İmamoğlu, "Sayın Genel Başkanım, biz 6 Mayıs’ta çıkarttığımız o ceketi hiç giymedik. Türkiye’de iktidar olana kadar da giymeyeceğiz!" açıklamasını yaptı.
İmamaoğlu, şunları kaydetti: "Sefaköy-Beylikdüzü Tüyap Metro Hattı; kredisi hazır, projesi hazır, bir imza bekliyor! Seçim boyunca o imzayı atana kadar sayın Cumhurbaşkanı'nı ve bütün yetkilileri 4 milyon insanın yaşadığı Bakırköy'den Beylikdüzü'ne, Büyükçekmece'den Avcılar'a kadar herkese şikayet edeceğim. Bir mürekkep, bir kalem... Ne kefalet istiyoruz, ne bir şey, sadece onay!"
"Biz İstanbul'da geride bıraktığımız 5 yılda işleri rayına oturttuk" diyen İmamoğlu, şunları vurguladı: "İstanbul'a ihanet ettirmeyeceğiz. İstanbul'a ihanet ettim diyenleri ve o zihniyete sahip olanlar o makamlara oturamayacak. Şehrimizi ortak akılla yönetiyoruz. İkinci dönemimiz İstanbul'un her alanda güçleneceği bir dönem olacak."
"Dünyadaki bütün mafyaların isimlerini öğrettiler" diye konuşan İmamoğlu, şunları söyledi: "Yahu bunlar bu memlekete ne zaman geldi? Son 150 gündür bu kadar mafya, bu kadar çeteye operasyon yapıldı, geçmiş dönem bakanlarına, yetkililerine, valilerine dava açılacak mı? Bu ne büyük bir sıkıntı, bu ne büyük bir güvenlik sorunu! ayıp değil mi!",
''İÇİNİZ RAHAT OLSUN İSTANBUL'UN MUHAFIZI OLACAĞIZ''
"İçiniz rahat olsun" diyen İmamoğlu, "İstanbul'un muhafızı olacağız, muhafızı! Bu aziz şehre ihanet edilmesine müsaade etmeyeceğiz. Çünkü bu şehre ihanet eden, Türkiye'ye ihanet eder!" ifadelerini kullandı.
İmamoğlu, sözlerini "Tam yol ileri" ve "Her şey çok güzel olacak" sözleriyle sonlandırdı.
Kaynak/ Gerçek Gündem