Basiretsiz

Emin Varol

 İBB Başkanı E.İmamoğlu, "İBB Başkanlık seçimlerini iptal edenler ahmaktır" dediği için 2 yıl 7 ay 15 gün hapis ve siyasi haklardan mahrumiyet cezasına çarptırıldı. Bu kararın hukuki değil siyasi bir karar olduğu aşikardır.İBB Başkanlık seçimi AKP adayı Binali Yıldırım'la İmamoğlu arasında değil, Erdoğan'la İmamoğlu arasında yapılmıştır. AKP'nin bu seçim kampanyasını Erdoğan yürütmüştür. Erdoğan bu seçimde İmamoğlu'na karşı almış olduğu yenilgiyi hazmedememiştir. Ekrem İmamoğlu'nun başarılı bir belediye başkanı olmasını engellemek içinde elinden geleni ardına koymamaktadır. Yargıyı kullanarak İmamoğlu'nu görevden uzaklaştırıp, seçimlerde İstanbul Belediyesinin gelir kaynaklarını ele geçirmenin peşindedir. "Ahmak" sözcüğü hakaret kabul edilmediği ve Yüksek Seçim Kuruluna karşı söylenmediği halde İmamoğlu siyasi haklarından yoksun bırakılmaya çalışılmaktadır. Bir sonuca ulaşmak için yapılan bir eylem istenilen sonuca ulaşmazsa bu bir ahmaklık olur. İBB Başkanlık seçimlerini birinci defa İmamoğlu az bir farkla olsa da İmamoğlu kazandı. Seçimler hiçbir nedene dayanmaksızın iptal edildi. Seçimlerin tekrarlanması halinde ikinci turu AKP'nin kazanacağı kabul edildi. Sonuç İmamoğlu birinci turda aldığı oyları artırarak seçimi 800.000 den fazla bir farkla kazandı. Bu yapılan düpedüz ahmaklık oldu. İmamoğlu yapılanın ahmaklık olduğunu söyleyerek bir gerçeği dile getirdi. Adaletin olduğu yerde gerçekleri söylemek asla suç sayılmaz.

Suç ve ceza orantılı olur. Ahmak sözcüğü için İmamoğlu'na verilen 2 yıl 7.5 ay hapis ve siyasi haklarından men edilme cezası adalet kavramının hiçbir yerine sığmaz. Bu davaya bakan yargıç siyasetin istediği cezanın kendi hukuku anlayışıyla bağdaşmadığını söyleyince Samsun'a sürgün edildi. Kendisine "ya İmamoğlu'nu mahkum et, belediye başkanlığı düşsün, siyaseten yasaklı olsun ya da seni süreriz" dendi. Bu yargıcın yerine; kara cübbeyi giydiği zaman vicdanını, yargıçlık onurunu ve meslek ahlakını çıkarıp bir kenara koyan, sözde bir yargıç atandı ve siyasetin istediği cezayı kesti. Bu suça bu cezayı akıl almaz.

Yapılan yargı yoluyla bir darbedir. Halkın temiz oylarıyla İBB Başkanlığına seçilen İmamoğlu görevden uzaklaştırılmak istenmektedir. Bu halkın iradesini geçersiz kılmak, demokrasinin temeline dinamit koymaktır. Devletin gücünü kullanarak adaletsizlik yaratmak zalimlerin işidir. Zalimler hiçbir zaman payidar olmamıştır. Yargıyı siyasallaştırarak kendi siyasi amaçları doğrultusunda kullanan siyasiler topluma en büyük kötülüğü yaparlar. "Adalet mülkün temelidir". Temelsiz mülk çökmeye mahkumdur.

Yargının bu kararının bugünkü iktidara hiçbir yararı yoktur. Yargı yoluyla yapılmak istenen bu darbe tam bir basiretsizlik örneğidir. Bu karar, sağ duyu sahibi, AKP seçmeninin partiden kopup uzaklaşmasına zemin hazırlamıştır. Önümüzdeki seçimleri AKP'nin kazanma şansı iyice ortadan kalkmıştır. Bu karar ülke için hayırlı olmuş gözüküyor.