22 Aralık 2024
  • İstanbul6°C
  • Ankara3°C

ORMANIN FERYADI

Meltem Kaynas

23 Ağustos 2019 Cuma 10:39

İhanet ettin bana ey insanoğlu!

Aç gözlerine battı dalım, yaprağım! Su oldum, can oldum sana, yaranamadım.

Bin bir türlü meyve sundum önüne, dalımda salıncak kurdun, gövdeme kazıdın aşkını, sineye çektim ıstırabımı…

Hani besteler yapıyordun bana; özgürlüğü, kardeşliği haykırıyordun şiirlerinde bir orman gibi diye…

Hani yapraklarım renkten renge boyanırken sonbaharın rüzgârında, yüreğin ısınırdı yeşilimin, kırmızımın, sarımın tonlarında…

Ne çok emek vermiştin el kadar bir fidanken ben, meyvesini yiyemez derdin zeytini, çamı eken…

Hani senin canındım, nefesindim, bensiz yaşayamam derdin?

Unuttun mu, nasıl gölgelenmiştin yapraklarımın altında, güneşin kavuran sıcaklığında…

Maymunlar oynaşsın diye açtığım dallarımı, ne zaman esirgedim ki senden?

Yağmur oldum çatlayan toprağına, can oldum ölü ruhuna, paylaşmayı, kardeşçesine yaşamayı öğrettim sana.

İhanet ettin dalıma, yaprağıma ey insanoğlu!

Hadi kıydın bana acımadın, ne istedin ceylanımdan, karacamdan, mini minnacık karıncamdan?

Hani ceylan gözlüm derdin sevdiğine, nasıl kıydın o gözlerin gerçek sahibine?

İhanet ettin kurduma, kuşuma, karıncama ey insanoğlu!

Dilim olaydın, sesi olaydın kulaklara ulaşmayan çığlıklarımın! Akıtamadığım gözyaşlarımla söndürseydin yangınımı…

Dur deseydin, kıymayın ona, o benim canım! Ben onsuz yaşayamam…

Doruklardaki kara, eteklerdeki yoncaya, ihanet ettin ey insanoğlu!

Bilmez misin, Yaradan öğretir çiçeğe açmayı, arıya bal yapmayı...

Benim duam da Yaradan’a, işimi yapmaktır tam manasıyla…

İster kes, ister yak beni, yine yaparım işimi, Yaradan’ın öğrettiği gibi.

Ettiğin kendinedir ey insanoğlu!

Sel olurum boğulursun kestiklerinin kanında, deprem olurum gömülürsün toprak ananın bağrına!

Kendi kendine ihanet ettin ey insanoğlu!

Dikin fidanlarınızı, betonların etrafına kenar süsü niyetine! Plastik çiçekler takın saçlarınızın arasına, güller yerine!

Yanmış gövdelerin kokusu geliyor mu burnunuza? Ya inleyen canların sesi, yakıyor mu yüreklerinizi?

Kararmış gövdeler mi, yoksa vicdanlar mı daha kara?

Ben yandım ama, sen karardın ey insanoğlu!