KABAĞIN SAHİBİ

Aslında acayip olmakla birlikte, “Yeni Türkiye”de hiç de acayip sayılmayan şeyler oluyor bugünlerde.
Millet yoksullukla boğuşurken, kirasını, gırtlağına kadar gelmiş borcunu ödemenin derdine düşmüşken siyasiler, kendi bekalarının derdiyle, halkın iki kere seçtiği İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanından görevi geri alabilmek için nereye savrulacaklarını şaşırmış haldeler!
Bu şuursuz savruluşun hukuka yaptığı “altın vuruş”, dün geldi göz göre göre. İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’na hapis ve siyasi yasak cezası verildi şu meşhur “ahmak davası” yüzünden! Gören de yolsuzluk yaptı, hırsızlık yaptı, adam yaraladı falan sanır!
Önce şunu belirteyim, verilen bu cezanın kamuoyu vicdanında hiçbir karşılığı yoktur. Zaten hukuka aykırı olduğu da, bizzat hukukçular tarafından belirtildi.
Gücü elinde tutanlar, “kalem kırma” yetkisi bulunanlar, ceza verdiklerini sanabilirler. Ama unutmayın ki İmamoğlu’na ceza meza vermediniz; siz, adaleti katlettiniz, Atatürk’ün Cumhuriyeti’ne kastettiniz! 
Siz İmamoğlu’na ceza vermediniz, milletin en temiz varlığını, yani vicdanını hançerlediniz. İrademizi hiçe sayıp, aklımızla alay ettiniz!
Siz İmamoğlu’na ceza vermediniz; onun adını daha da büyüttünüz. Ellerinizle muhalefeti birbirine kenetlediniz. Muhalefet adayının açık ara kazanmasının önündeki tüm engelleri ortadan kaldırdınız.
Siz İmamoğlu’na ceza vermediniz; faturayı kendinize kestiniz, gidiş biletinizi aldınız ellerinizle.
Güle güle gidin diyemeyeceğim… Hak yiyenin, adaleti çiğneyenin güldüğü görülmemiştir çünkü Yaratan’ın düzeninde.
Kimler ağlar yine bilmem ama, o gün gülen birileri olacak elbette. Bugün hakları yenilen, hukukları çiğnenenler, son gülenler olacaklar o günlerde.
Siz İmamoğlu’na ceza vermediniz; ağzınızdan düşürmediğiniz sözde imanlarınızla, “kabağın sahibini” unuttunuz bilmem farkında mısınız? Boş verin bizi de, siz O’na nasıl hesap vereceğinizi düşünün bence bundan sonra.