DİLDE SEVGİ, GÖNÜLDE SEVGİ...
Meltem Kaynas
22 Nisan 2019 Pazartesi 09:02
Bir seçim süreci daha bitti şükür! Yani inşallah bitmiştir! Bugüne kadar böyle bir seçim görmedik! Birkaç saatte sayılan oylar, 17 gündür sayıldı da sayıldı! Sonra tekrar sayıldı, bir daha sayıldı! Tanjantını aldılar olmadı, kotanjantını aldılar yine olmadı! Karekök, sinüs, kosinüs… Sonuç; 1. Günün sonucu neyse, 17. Günün sonucu da o! Ne acıdır ki; vatandaş oyunu, yani namusunu, “devletten korumak için” günlerce torbaların üstünde yatıp oy nöbeti tuttu! Bir kısım gönüllü oy nöbetindeyken, ortalık tutuştu! Bazılarının paçaları, ülkenin ise ekonomisi tutuştu! İşsizlik 14,7 oldu, Siyasiler oy saydı! Dolar 5,80, Siyasiler oy saydı! Benzin 7 TL’yi aştı, Siyasiler oy saydı! Ramazan geliyor, millet işsiz, aşsız, Siyasiler oy saydı! Çocuklar aç, babalar intihar ediyor... Siyasiler oy saydı! Say, tekrar say, olmadı seçimi iptal ettirmenin yolunu ara! Tam bir “rezalet” olarak tarihe geçecek bu seçim süreciydi bence! Vatandaş; “pazar” dedi, “biber” dedi, “12 lira” diye bağırdı, “soğan” dedi, “Eyt” dedi, “millet işsiz” dedi, “intihar etti”, olmadı! Sürekli milli iradenin önemine vurgu yapanlar, o iradenin çığlığını ancak sandıkta işitebildi. Bu seçimin, yıllar geçse de unutulmayacağına, hatta tarihe geçeceğine şüphem yok. Akıllarda, en azından benim aklımda, nasıl kalacağını söyleyeyim: -İktidar partisi elleriyle muhalefet lideri yarattı. İmamoğlu, üstüne para verse bu kadar reklamını yaptıramazdı, bu biir! -Halkın verdiği yetkiyle, kimsenin babasının malı olmayan koltuklarda yıllardır oturanlar, koltuk altlarından gidince, nedense panik oldular, bu ikiii! -Seçimin sandıkta kaybedildiğini unutanlar, türlü türlü çıkış yolları aradılar ama bulamadılar, bu üüüç! -Yıllardır oylarına sahip çıkamayan, belki de kazanması gereken pek çok seçimi kaybederek ülkede rejimin değişmesini bile engellemeyi beceremeyen ana muhalefet partisi, kedi olalı bir fare tutabildi, bu dööört! -Adaletin bir gün herkese lazım olacağını tüm Türkiye anladı artık, bu beeeş! -Bu seçimle, siyasetçi çıtası epey yükseklere konuldu. Bundan sonra ayrıştıran, bölen, hakaret eden, tepeden bakan siyaset dilinin tutma şansı kalmadı, bu da altıııı! -Demek ki; “gönül belediyeciliği”, “dilde ve gönülde sevgi olmadan” olmuyormuş, bu da yediii!
- Geri
- Ana Sayfa
- Normal Görünüm
- © 2016 Özgür İstanbul