Diploma, insanların belli bir eğitimden geçtiklerini gösteren belgedir. İptal edilmiş olmasının hiçbir değeri yoktur. İptali, insanların beynine yerleşmiş olan bilgileri silemez. Önemli olan diploma sahibi olmak değil, bilgi sahibi olmaktır. İnsanların bilgi sahibi oldukları ancak sınavlarla belirlenir. Yapacağı hizmet için gerekli bilgiyi aldığını sınavlarla kanıtlamış birisinin diplomasının olup olmadığının hiçbir önemi yoktur. Diploma bir formalite belgesidir. Önemli olan; hizmetin istediği eğitimin alınmış olmasıdır. Bir görevi üstlenmek için diploma denen belgenin aranmasının hakça mantıklı bir yanı yoktur. Diplomayı iptal ederek birisinin önünü kesmek ne adildir nede mantıklıdır. Birisinin önü kesilmek isteniyorsa, onun girdiği ve kazandığı sınavların iptali gerekir.
İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun 30 sene önce İÜ İşletme Fakültesinden aldığı diploma İÜ Yönetimi tarafından iptal edildi. Diplomayı veren İşletme Fakültesi olduğuna göre, iptal edilmesinin İşletme Fakültesince yapılması gerekirken İÜ Yönetimi hakkı olmayan bir yetkiyi kullandı. Bunun için iptal kararının yok hükmünde değerlendirilmesi gerekir. Olay hukuki değil siyasidir. Amaç gelecek seçimlerde İmamoğlu’nun cumhurbaşkanı olmasının önünü kesmektir. İÜ Yönetiminin siyasi baskılara boyun eğerek böyle bir karara imza atmış olması utanç verici bir davranıştır. İmamoğlu cumhurbaşkanlığının istediği eğitimi almış olduğunu kazanmış olduğu sınavlarla kanıtlamıştır. Diploma denen vesikanın olmayışı cumhurbaşkanlığının önünde bir engel oluşturmamalıdır. Diploma iptal olayının kamufle edilmesi için aynı konumda olan 28 kişinin diploması da iptal edilmiştir. Bunların arasında profesörlerde bulunmaktadır. Diploması iptal edilen profesör bir anda lise mezunu düzeyine indirgenmiştir. Bütün bu vicdan ve akıl dışı oyunlar İÜ Yönetimi tarafından sahnelenmektedir. Siyasi baskıların sonucunda akademik onurunu ayaklar altına seren bu yönetimden ne beklenebilir. Bu çürümüşlüğün üniversiteyi de kapsamına almış olması ülkenin geleceğini ipotek altına almıştır. Bu yüz kızartıcı olayı İÜ Yönetiminde bulunanlar geriye miras bırakacaktır.
İktidar diploma iptali ile yetinmemiş, İmamoğlu’nun, cumhurbaşkanlığı seçimine katılmasını engellemek amacıyla, alicengiz oyunları ile tutuklatmıştır. Devletin gücünü alicengiz oyunları için kullananlara gün gelir bunun hesabı mutlaka sorulur. “Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir” ilkesi serbest seçimlerle hayata geçirilir. Yurttaşların seçme ve seçilme hakkına müdahale anayasal bir suçtur. İmamoğlu’nun haksız ve hukuksuz tutuklanmış olması yurttaşların seçme hakkına açıkça müdahaledir. Bu Türk demokrasi tarihine kara bir leke olarak geçecektir. Çok karanlık günlerden geçiyoruz. Ama umutsuz asla değiliz. Güneş mutlaka doğacaktır.
27.Mart.2025
Pendik
Emin Varol