• BIST 9441.83
  • Altın 2952.122
  • Dolar 34.4839
  • Euro 36.1941
  • İstanbul 15 °C
  • Ankara 16 °C

Bahar

Emin Varol

Siyaset sorun çözme sanatıdır. Siyasetçiler toplumsal sorunları çözdükleri ölçüde siyasetçidirler. Toplumsal sorun çözmek yerine, yeni sorunlar yaratanlar siyasetçi kılıfına bürünmüş sahtekarlardır. Bizde bunlardan çok var. Siyaset topluma saygı değer bir hizmette bulunmaktır. Onun için siyasetçiler toplumun saygı değer hizmetkarları olarak adlandırılır. Toplumsal sorunlar nasıl çözülür, toplum nasıl kalkınır, nasıl ileri gider? Bu soruların yanıtları siyasi görüşü belirler. Siyasi görüş, toplumun kalkınması, gelişmesi ve ileri gitmesine odaklanmalıdır. Kaynağını sorunların çözümünden alan her siyasi görüş saygı değerdir. Siyasi görüşlerin ortak paydası toplumsal sorunların çözümüne odaklanmış olmalarıdır. Kendi çıkarını ülke çıkarının önünde tutanlar çakma siyasetçidir. Siyasetçi için ülke çıkarı en önde gelir. Amacı ülkeye hizmet etmek olan her siyasetçi, hangi siyasi görüşten olursa olsun, saygı değerdir. Farklı siyasi görüşte olan siyasetçiler, ülkeye hizmet ortak paydasında bir araya gelebilirler ve çok önemli sorunlara kalıcı çözüm üretebilirler. Özellikle seçim kampanyaları sırasında yapılan olumsuzluklar seçimden sonra bir kenara bırakılarak, halkın sandıktan çıkan iradesine uygun bir tutum içine girilir. Kutuplaştırıcı, kırıcı, hakaret içerikli konuşmaların havada uçuştuğu bir seçim kampanyasını geride bırakarak 31 Mart'ta yerel yönetimleri seçtik. Seçim geride kaldı. Şimdi önümüze bakalım. Siyasi görüşümüz ne olursa olsun, bir arada yaşamak zorunda olduğumuzu, bu ülkeden başka bir Türkiye olmadığını, birlik içinde daha güçlü olacağımız bilinci içinde, omuz omuza hareket etmeliyiz. Bunun öncülüğünü de siyasi önderler yapmalıdır. CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, seçim akşamı yapmış olduğu konuşmada bu tutumun güçlü bir sinyalini verdi. Artık gündeme ekonomik sorunların çözümünün alınması gerektiği ve bu hususta iktidara tam destek vereceklerini söyledi. Bir devlet adamlığı sergiledi. AKP Genel Başkanı ve Başkan RTE yapmış olduğu balkon konuşmasının bir yerinde, CHP'den seçilmiş belediye başkanlarını kastederek, "Olur olmaz bir çok vaatte bulundunuz, şimdi yapında görelim" diyerek, adete aba altından sopa gösterdi. Başkanlık konumundan yararlanarak yapılacak hizmetleri engelleyeceğim mi demek istedi? Bunun böyle olduğuna inanmak istenmez. Böyle bir tutum son derece sorumsuz bir davranış olur. Bu iktidar partisine oy vermeyenleri bir nevi cezalandırmak anlamına gelir. Bu ne vicdana ne demokrasiye ve nede insanlığa sığar. Ankara Büyükşehir Belediyesinin elindeki iş makinelerini AKP'li ilçe belediyelerine, gider ayak hibe etmeğe başlaması da başka bir garabettir. Bu davranışlar bir zihniyeti göstermektedir. Bu zihniyetten bu ülkeye fayda gelmez. Partiler ülkeye hizmet etmek için kurulmuş siyasi kurumlardır. Partizanlık partilerin var oluş nedeniyle ters düşer. Partizanların ülkeye bir yararı olmadığı gibi iktidarı da yozlaştırırlar. Beklenen ve umulan bu partizan tutumdan vazgeçilmesidir. Seçimler geride kaldı. Şimdi omuz omuza ileriye yürümenin zamanı. Kucaklaşmanın, kırgınlıkları ve dargınlıkları bir kenara bırakmanın zamanı. Birlikte daha güçlü olacağız.   02.Nisan.2019       Pendik Emin Varol

Bu yazı toplam 533 defa okunmuştur.
Yazarın Diğer Yazıları
Tüm Hakları Saklıdır © 2016 Özgür İstanbul | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.