• BIST 9367.77
  • Altın 2955.021
  • Dolar 34.4743
  • Euro 36.41
  • İstanbul 7 °C
  • Ankara 16 °C

Aldatma

Emin Varol

 

 

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, TÜSİAD Yüksek İstişare Konseyi Toplantısı’ndaki konuşmasında enflasyonda “en zor dönem geride kaldı” dedi. Bu sözünü yalanlarcasına “Önümüzdeki ay çok büyük bir ihtimalle enflasyon yüzde 60, sonraki ay yüzde 50 civarına inebilir” dedi. Enflasyonda en zor dönemin geride kalması için dezenflasyon sürecinin başlaması gerekir. Fiyatların artması değil, azalma başlaması gerekir. Enflasyon devam ettiği sürece pahalılık artacak ve geçim güçleşecektir. Önümüzdeki dönem daha da zor geçecektir. Bir taraftan önümüzdeki aylarda enflasyonun yüzde 60, yüzde 50 seviyelerinde seyredeceğini söylemek, diğer bir taraftan enflasyonda “zor dönem geride kaldı” demek, çelişkidir. Bakan beyin bunu bilmemesi mümkün değildir. Enflasyonun en zor döneminin önümüzde olduğunu bile bile “en zor dönem geride kaldı” demek, halkı aldatmaktır.    

Bu günkü sorunların kaynağı, iktidarın “altta kalanın canı çıksın” denen ekonomik politikasıdır. Halkı yoksullaştırarak enflasyonla mücadele edilmek isteniyor. Talep azalırsa enflasyon önlenir kafasındalar. Üst gelir gurubunda olan yüzde 20lik kesim talebin yüzde 40ını oluşturuyor. Bu kesim asgari ücretin belirlenmesinden etkilenmiyor ki talep azalsın. Emekli maaşlarına ve asgari ücrete zam yapılmayışı enflasyonu aşağı çekmeyecektir. Çünkü enflasyonun ana kaynaklarından biride keyfi yapılan zamlardır. Keyfi yapılan zamlar ancak devletin etkin bir denetlemesiyle önlenir.

Devletin var oluş nedenlerinden biride yurttaşın mal güvenliğini sağlamaktır. Keyfi zamlarla yurttaşı soyanları durdurmak devletin görevidir. Bu görevi yerine getirmeyen devletin meşruiyeti tartışmalı hale gelir. Bu iktidarın benimsediği Serbest Pazar Ekonomisi, yani fiyatları piyasa belirler kuralı devleti devlet olmaktan çıkarır niceliktedir. Enflasyonla mücadelenin faturasını dar gelirlilere kesmek ne vicdanla nede adalet anlayışıyla bağdaşır. Bir taraftan enflasyonla mücadele ediyorum diyerek emeklileri ve asgari ücretle çalışanları açlığa mahkum edeceksiniz, diğer bir taraftan yandaşların milyarlık vergi borçlarını affedeceksiniz. Bu nasıl devlet yönetimidir, bu nasıl adalettir?

Enflasyonla mücadelenin yolu üretimden geçer. Üretimin artması için yatırım yapılması gerekir. Yatırım yapılması için sermayedarın önünü görmesi ve güven duyması gerekir. Bunun içinde devletin bir hukuk devleti olması kaçınılmazdır. Yargının siyasetin güdümünde olduğu bir ülkede yargıya güven duyulmaz. Yargıya güven duyulmayan bir ülkede yatırımcı ne önünü görebilir nede yatırımcıda güven oluşabilir. Hukuk ve ekonomi birbirine göbekten bağlıdır. Yargı benim diyen kafanın yönetimindeki bir ülkede ne enflasyonla mücadelede başarı elde edilir ve nede içine düştüğümüz ekonomik sıkıntıdan kurtulmak mümkün olur. Çıkış yolu bu iktidarın değişmesinden geçer.    

 

                                                                                                                      13.Temmuz.2024   

                                                                                                                              Pendik

                                                                                                                          Emin Varol

Bu yazı toplam 133 defa okunmuştur.
Yazarın Diğer Yazıları
Tüm Hakları Saklıdır © 2016 Özgür İstanbul | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.